Öncelikle herkese merhabalar. Benim adım Mert. 21 yaşında, ortalama boy ve kilolarda denebilecek bir çocuğum. Çok yakışıklı ya da karizmatik olduğumu söylesem yalan olur. Ama kendimi gideri olan bir çocuk olarak görüyorum. Şimdiye birçok farklı seks hikayesi okudum ve kiminin gerçek, kiminin de kurgu yaptığını gayet iyi bir şekilde anlayabiliyorum. İnsanlar neden yaşamadıkları seks hikayelerini yaşamış gibi anlatırlar bunu da bilmiyorum. Ben de size başımdan geçen bir teyze seks hikayesi anlatacağım. Muhtemelen buna da yalan diyen ya da doğru olabileceğini düşünen insanlar çıkacaktır. Açıkçası kimseyi ikna etmeye çalışmak gibi bir çabam yok. Ben sadece bir anımı sizinle paylaşmak istiyorum. Üstelik daha yeni ve taze sayıldığı için de birilerine anlatma ihtiyacı duyuyorum. İnsan böyle bir şeyi içinde tutmak da gerçekten zorlanıyor. Alacağım tepkilerden korktuğum için de kimsenin beni tanımadığı bir mecrada anlatayım dedim.
Anlatacağım teyze seks hikayesinin karhamı olan en küçük teyzem Çiğdem. 39 yaşında olmasına rağmen evlenmemiş, ailenin aykırı ve bilgili sayılabilecek kişisi. Üniversite mezunu, büyük bir lojistik firmasında iyi bir pozisyonda çalışan, hayatın her anından zevk almaya bakan, sürekli gezen, sürekli bir şeylerle meşgul olan, örnek alınabilecek ve özenilecek bir hayatı olan Çiğdem teyzem, işi gereği oldukça seyahat eder. Her seyahatinde de mutlaka kendisine bir zaman ayırır. Ya gezer, ya etkinliklere katılır. Bundan 1-2 ay önce teyzem iş için Ankara’ya gitti. Döndükten iki gün sonra da onu ziyarete gittim. Cumartesi günü, saat 1100 gibi gittim ve akşam 1800’ kadar oturduk, sohbet ettik, bana bir şeyler anlattı, fotoğraflar gösterdi. Saat 1800 civarında teyzeme bir telefon geldi. Yaptırmış olduğu Covid-19 testinin sonucunun pozitf olduğu ve iyileşme süresince karantinada kalması gerektiği konusunda bir telefon. Teyzem telefonla konuşurken ciddileşmesi ve yünün bembeyaz olmasından kaynaklı bir problem olduğunu anladım. Telefonu kapattığında durumu anlattı.
Ben hastalık olarak sorunlu bir ailede büyüdüm. Babam kalp hastasıydı, annemin hem diyabeti hem de koah hastalığı vardı. Doğal olarak böyle bir durumda benim de eve gitmem, ailemi böyle bir riske atmam mümkün değildi. Teyzem telefonda temasta bulunduğu kişiler kısmında doğal olarak benim ismimi de verdi. Bir ekip gönderip bana da test yapacaklarını söylediler. Doğal olarak teyzemle birlikte bu hastalık bitene kadar, hatta bittikten bir süre sonra da, test sonuçlarımız negatif çıkana kadar karantinaya alınmıştık. Ailemi arayıp bu durumu anlattığımda biraz korktular tabi ki ama yapacak bir şey yoktu artık. Bana bulaşmamış olsa bile bu riski alabilmemin imkanı yoktu. Bizim teyze seks hikayesi işte böyle başladı.
Açık konuşmak gerekirse diğer seks hikayelerinde anlatıldığı gibi teyzem direk olarak üzerime atlamadı. Hatta benim aklımda da teyzemle birlikte olmak gibi bir şey hiç olmamıştı. Onu hiç öyle alıcı bir gözle incelememiştim. Evet güzel bir kadındı ama hiç onu çıplak hayal etmedim, hiç fantezilerimi süslemedi.
Karantinanın ilk günleri normal geçti. Sürekli film izliyor, bir şeyler okuyor, sohbet ediyorduk. O online olarak iş toplantısı yaptığı zamanlarda ben cep telefonumdan ya bir şeyler izliyor ya da ders çalışıyordum. Arada seks hikayesi okuduğum da oluyordu ama sadece geceleri yapıyordum bu işi. Tabi ki ayrı odalarda kalıyorduk. Bunu söylememe gerek bile yok.
Yanlış hatırlamıyorsam karantinanın dördüncü günüydü. Sabah erken uyandım ve hazır ortalık sakinken bir duşa gireyim dedim. Havlumu, temiz iç çamaşırlarımı aldım ve banyoya doğru yürüdüm. Banyonun kapısını açtığımda yoğun buhar arasında teyzemi çıplak, elinde havlu, şaşkın bakışları ile gördüm. “çok pardon teyze, valla bilmiyordum” gibi şeyler mırıldanmaya çalışırken, teyzem havlusuna sarılmış bir şekilde “tamam Mert, istersen artık kapat kapıyı” dedi. Teyzemi çıplak görmekle kalmamış, bir de salak gibi önünde gevezelik yapmıştım. Çok utanmış bir şekilde odama dönüp beklemeye başladım. Kulağım banyodaydı. Teyzemin banyodan çıkma ve odasına gitme sesini duyunca, onunla karşılaşmamak için hızlıca banyoya girdim. Havlumu asıp, üstümü çıkardım. Bir yandan da ısınması için suyu açtım. Su ısınana kadar ayna karşısında her zamanki gibi kendi vücuduma baktım. Keşke biraz daha kaslı olsaydım diye düşünüyordum. Bir yandan da aletimi elime alıp aynada nasıl göründüğüne bakıyordum. Hafiften kaldırmıştım. Kendimi çıplak gören bir kız olsaydım nasıl hissederdim diye düşünüyordum ki o anda kapı açıldı. Bu sefer çıplak görme sırası teyzemdeydi. “ay pardon” diyerek kapıyı ışık hızı ile yeniden kapattı. Kapının arkasından “Mert aynanın önünde fırça tarağım olacaktı, verir misin” dedi. Kapıyı sadece tarağı verebileceğim kadar aralayıp verdim. Ben yine kıpkırmızı suratla kalakaldım.
İşte kafamdaki teyze seks hikayesi o gün canlandı. O gün, o duşta, ilk defa teyzemi ve çıplak halini düşünerek mastürbasyon yaptım. O gün neredeyse akşama kadar teyzemle sadece zorunda olduğumuz zaman konuştuk. Ne olduysa birden aramıza birden bir soğukluk oldu. Neyse ki o günün akşamı her şey normale döndü. Çayımızı yaptık, kanepeye oturduk ve film aramaya başladık. Bir yandan da konuşuyorduk. İkimiz de sabahki mevzunun üstesinden gelip normale dönmüştük. Hatta teyzem konu ile ilgili şaka bile yaptı; “çıplak gördüğün ilk kadının teyzen olması rezilliği” gibi bir şey söyledi. Ben de “ilk olduğunu da nereden çıkardın” dedim. O şaşkın yüz hali ile gülmesi inanılmaz tatlı geldi. Kimi gördün, ne yaptın, ne zaman gibi sorularla konu birden benim cinsel hayatım oldu. Ben de teyzemin samimiyetini görünce hemen döküldüm. Eski kız arkadaşımı, yaşadıklarımızı, cinsel hayatımızı, hatta pozisyonların detaylarını, saçını nasıl tuttuğumu, onun nasıl titrediğini her şeyi döküldüm. Teyzem birden dumura uğramıştı. Ağzı açık bir şekilde anlattıklarımı dinliyordu. O an “ne yapıyorum lan ben” dedim kendime. Birden ne bok yediğimi anladım. Oturdum, teyzeme, hatta daha sabah birbirimizi çıplak gördüğümüz teyzeme seks ile ilgili bildiğim, yaşadığım, yaşamayı istediğim her şeyi anlatmıştım. Teyzem de bir yandan gözlerini ayırmadan dinliyor, bir yandan gözlerini sürekli aşağıya kaydırıyor.
Teyzem sürekli ve ara ara aşağıya bakınca ben de baktım. Anlattıkça şevke gelen, anlattıkça kendimi zevke getiren, hatta yaşayan ben, bir yandan da malafatı dikmiş, çadırı kurmuşum. Durumu fark edince kolumla çadırı indirmeye çalıştım. O an teyzemin söylediği tek bir cümle ipleri kopardı; “boşuna saklama sabah göreceğimizi gördük” dedi. O an nasıl bir cesaret geldiyse, ya da şevke gelmek benim düşünmemi nasıl engellediyse birden teyzemin elini tuttum. Elini tuttum ve yavaşça sikimin üstüne, diktiğim çadırın üstüne koydum. Birkaç saniye elini çekmeden gözlerimin için baktı. Sonra elinin altındaki sikimi hafifçe sıktı.
Teyzem eşofmanımı hafifçe aşağıya indirirken ben de daha rahat indirebilmesi için götümü havaya kaldırdım. Teyzem önce önce yumuşak elleriyle sikime bir süre dokundu ve baktı. Yapacağı şey konusunda tereddüt ettiğini, hatta vazgeçmek üzere olduğunu anladım. O yüzden kafasında tutup yavaş yavaş sikime doğru yaklaştırdım. O da hiç itiraz etmeden aldı ağzına. Teyzem sikimi emerken ben de sırtını okşuyor, tişörtünü yukarı sıyırmaya çalışıyordum. Tam yukarı sıyırıp sutyenli memelerine ulaştığımda durdu. Dikilerek tişörtünü ve eşofmanını bir saniye içerisinde çıkarıp attı. Kanepede kucağıma, tam sikimin üstüne oturdu. Benim hiçbir şey yapmama gerek kalmadan, kendi işini kendisi hallediyordu. “Teyze…” dememe kalmadan boşaldım. Teyzem hiçbir şey demeden kalktı, kıyafetlerini aldı gitti. Yaptığından pişman olduğunu anladım ama daha en az iki hafta evdeydik ve bu benim hayatımın muhtemelen en iyi seks zamanları olacaktı.
Çok uzun oldu, bu seks hikayesine ve daha sonrasına daha sonra değinirim artık. Beklide birkaç serilik en iyi teyze seks hikayesi olur bu. Şimdilik herkese iyi günler.